İstanbul, son 39 yılın en kurak mart ayını geride bıraktı. Meteoroloji verileri, Marmara Bölgesi’nde yağışların uzun yılların ortalamasına göre %61, geçen yıla kıyasla ise %59 azaldığını ortaya koydu. Uzmanlar, barajların dolu olmasının vatandaşları yanıltmaması gerektiğini belirterek, kuraklık tehlikesinin Türkiye için ciddi bir alarm sinyali olduğunu vurguluyor.
Marmara Bölgesi’nde yağışlı gün sayıları da ciddi şekilde azaldı. Kırklareli, Çanakkale ve Balıkesir’de 15-20 gün yağış gözlenirken, Kırıkkale çevresinde bu sayı yer yer 1 güne kadar düştü. Uzmanlar, bu durumun kuraklık tehdidini artırdığına dikkat çekiyor. Yağışların azalması, tarım ve su kaynakları üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
Uzmanlar, bu durumu değerlendirirken, “Türkiye genelinde yağışlarda ciddi düşüş gözlemliyoruz. 39-40 yıllık ortalamalara bakıldığında da bu azalma net şekilde görülüyor.” şeklinde açıklamalarda bulunuyor. Bu durum, Türkiye'nin su kaynakları üzerinde büyük bir tehdit oluşturuyor ve acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Meteoroloji mühendisi Güven Özdemir, Marmara Bölgesi’ndeki yağış azalmasının endişe verici olduğunu belirtti. “Kuraklık maalesef Türkiye'nin belini büküyor,” diyen Özdemir, küresel sıcaklık artışının metropollerde daha fazla hissedildiğini ve ortalama sıcaklık artışının 1,3 dereceye ulaştığını vurguladı. Bu durum, iklim değişikliğinin etkilerini de gözler önüne seriyor.
Özdemir, “Barajlarımızın dolu olması bizi aldatmasın,” diyerek, İstanbul’daki barajların dolu olmasının geçici bir rahatlama sağladığını ancak tehlikenin devam ettiğini ifade etti. Önümüzdeki yıllar için bu bir alarmdır. Su kaynaklarının korunması ve kuraklıkla mücadele için acil önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, önümüzdeki yıllar için su kaynaklarının korunması ve kuraklıkla mücadele için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı. Bu önlemler arasında su tasarrufu, yağmur suyu hasadı ve sürdürülebilir tarım uygulamaları yer almalıdır. Bu tür önlemler, gelecekte yaşanabilecek kuraklık sorunlarını en aza indirmeye yardımcı olabilir.
Kuraklık, sadece su kaynaklarını değil, aynı zamanda tarımsal üretimi de tehdit ediyor. Uzmanlar, bu konuda farkındalık yaratmanın önemine dikkat çekiyor. “Önümüzdeki yıllar için bu bir alarmdır,” ifadesi, Türkiye'nin su yönetimi politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor.