AK Partili eski Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen'in iddiaları, gençlerin hedef haline gelmesine neden oldu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 25 Mart’ta yaptığı konuşmada, otobüsün üzerinde duran bir gencin kimliği tartışma konusu oldu. Türkmen, bu gencin savcı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürülmesiyle ilgili bir paylaşımda bulunduğunu iddia etti. Ancak, bu iddia kısa sürede yalanlandı ve gündem yarattı.
Hilmi Türkmen, yaptığı paylaşımı 'herkes duysun' diyerek sosyal medyada paylaştı. Ancak, gerçeklerin ortaya çıkmasıyla birlikte gelen tepkiler üzerine paylaşımını silmekle yetindi. Türkmen'in bu iddiası, sosyal medyada büyük yankı buldu ve birçok kişi tarafından tartışıldı. Gençlerin hedef haline gelmesi, toplumda endişe yaratan bir durum haline geldi.
Olayın merkezinde yer alan genç, iddiaları yalanlayan bir video yayınladı. Videoda isminin “Bengisu” olduğunu söyleyen genç, sosyal medya hesaplarında kendisine ait görüntülerin başka birisine ait gibi yayıldığını belirtti. Bu durum, gençlerin nasıl kolayca hedef haline getirilebileceğini gözler önüne serdi.
Bengisu Akın, kendisi hakkında yalan haber yapan kuruluşları da sıraladı. “Yeni Şafak, Aydınlık Gazetesi, Türkiye Gazetesi gibi asılsız iddialarda bulunan tüm yayın organlarından kişisel olarak şikâyetçi olacağım” dedi. Akın, bu tür yalan haberlerin kendisini hedef haline getirdiğini ve bu durumun kendisini rahatsız ettiğini ifade etti.
Akın, “Tekrar belirtmek isterim ki ismim Bengisu. İddia ettiğiniz kişi kesinlikle değilim” diyerek kendini savundu. Ayrıca, kadınların bu kadar kolay hedef haline getirildiği bir ülkede, asılsız hedeflerle kendisini hedef gösterenlere karşı yasal işlemler başlatacağını vurguladı. Bu durum, gençlerin toplumda nasıl bir yer edindiğini sorgulattı.
Bu olay, gençlerin sosyal medya üzerinden nasıl hedef haline getirilebileceğini ve dezenformasyonun etkilerini gözler önüne serdi. Bengisu Akın, “Ben halkım için ve geleceğim için Atatürk’ün emanetine sahip çıkan bir gencim sadece. Biz düşman değiliz. Bu ülkenin gençleriyiz” diyerek, gençlerin toplumsal sorumluluklarını hatırlattı.
Sonuç olarak, bu tür olaylar, gençlerin sosyal medya üzerindeki varlıklarını ve toplumda nasıl algılandıklarını sorgulatmaktadır. Gençlerin, yalan haberlerle hedef gösterilmesi, toplumsal bir sorun olarak ele alınmalıdır. Bu durum, gençlerin haklarını koruma mücadelesinin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.